Bir garip ülkenin, bir garip öyküsü...

    Bugünden itibaren Emekli Kıdemli Albayım

  Allah, Evren Paşa ma uzun ömür versin; Devletimize de zeval vermesin :))))

    Kutlama çok yakında......

HIDIR'IN ASKERİ OTOBİOGRAFİSİ

Dedeniz, babanız ya da abiniz

“ Ben askerken” diye söze başlar ya

Kimi gün yarbayı, kimi gün albayı

Önüne katarak, kovalar, taşlar ya

Benim ki de işte öyle bir öykü

Ucu ta kırk yıl öteye dayanır

Abim der “gardaşım subay olacak”

Ne ben uyanırım, ne o uyanır

Kuleli, Harp Okulu, büyük başarı

Derler ki “ Bu çocuk, tam bize göre”

Sonunda Hıdırlığını yapar haşarı

“ Hak ve Devrim “ der göz göre göre

Derken zaman döner, Devr-i Kenan’a

Bizim ki ortalıkta horozlanır durur

“Şimdi gösteririz” derler “anana”

Bir gece kendini kodeste bulur

Kırk beş gün boyunca ebesin bellerler

Karanlık hücrede, bin bir işkence

Çırılçıplak soyar, kıçın ellerler

Onun siki kalkar, coplar değince

Emniyet sarayı, “DAL” zemin katta

Bizimkinde çıt yok, inat mı inat

Bir gece gözünü açar Mamak’ta

Er, komutan olmuş; Bu ne bir tezat?

Askerin, subaya çok hıncı vardır

Eline geçince anasın ağlatır

“ Sen subay mıydın lan?” diye bağırıp

Tel kafeste kola zincir bağlatır

Bizim ki kafeste benzer maymuna

Gece, gündüz işkence, canından bıkar

Dört ayın sonunda bir deri, bir kemik

Hafızasın bırakıp, Mamak’tan çıkar

Milletin götü atarken üç buçuk

İşçi, Kürt, Alevi, insan hakları

Tanıyanlar der ki hem deli, hem uçuk

Bizim ki durmaz yer bin bir bokları

Huylu huyundan hiç vazgeçer mi?

Selam veren çıkmaz, polisler döver

“Memleket haini, komünist” diyerek

Kim yolda görse ana avrat söver

Gel zaman, git zaman, otuz yıl geçer

Aniden kıymete biner bu kafa

Ortaya çıkınca büyük bir çatlak

Mümin Müslümanla düşer bir safa

Arayıp bulurlar bir dağın başında

Geri dön diyerek hemen kaparlar

Omuzlara ay, yıldızlar takarak

Otuz yıl sonunda albay yaparlar

İşte böyle dostlar Hıdır’ın ahvali

Kimseler sormasın sorgu, suvali

Ben artık albayım, sikimde değil

Ne olursa olsun memleketin hali…:))))