.
 

Son 10 Yorum

 
 

Ziyaretçi İstatikleri

Bugün : 44
Toplam : 648137
 
 
MIRMIRİK DERGİSİ SAYI = 6  -  07.12.2010
.
.

 

    Merhaba,

  Harmanladık yine beynimizde ki  fikirlerle, kalemimizin ucundan çıkan çizgileri. Emeğimizi beyaz kağıtlarla  buluşturduk.

  Sunuyoruz size, fırından yeni çıkmış bir ekmek sıcaklığında. Senin işin daha zor. Haydi ne duruyorsun? Çeksene kokuyu içine.

Bu sayıdaki konular:

   Öğretmenler günü

   On Kasım

   Drama

   Öykü

   Dans

   Çikolata

   Kurban Bayramı

   İyi okumalar

 

   Kenan TUNÇ/ Sınıf ÖĞRETMENİ

 

-------------------------------------------

    BEN BİR PERİ OLSAM

Ben bir peri olsam,

Dünyadan savaşı silerdim.

Barış getirirdim.

Ben bir peri olsam,

Kötüleri iyi yapardım.

Ben bir peri olsam,

Dünyada ki bütün çocukları okuturdum.

Ben bir peri olsam,

İçki ve sigarayı,

Bu dünyadan silerdim.

Ben bir peri olsam,

Bütün yürüyemeyen insaları,

Çocukları yürütürdüm.

Ahhh ben bir peri olsam.

 Orhan BÜTÜN

 

             SONBAHAR

Sonbahar ayıydı,

Herkes üşümüştü.

Herkes kapandı eve,

Isıtmaya çalıştı kendini,

Herkes sarıldı kıyafete...

         İrem GÖZÜM

 

KURBAN BAYRAMI

Biz Bodrum'dan köye gidecektik. Yola çıktık. Yarım saatte oraya vardık. Anneannemin teyzemin, dayımın ve yengelerimin ellerini öptüm. Yemeklerimizi yedik. Akşam olmuştu uyuduk. Sabah erkenden kalktık. Babam ,dayım ve ben bayram namazına gittik.

  Eve geldik ve koçumuzu aldık. Kasap geldi. Hemen kesmesini istedik. Hemen kesti derisini yüzüp, içini çıkarıp bize verdi. Annem kavurma yaptı. Bizde afiyetle yedik. Biz eti evimize götürdük. Pazartesi günü okula giderken et götürdüm. Tadı çok güzeldi.         

             Evren ŞAHİN

 

KUZULARIN ÖMRÜ

Dedemle birlikte arife günü kuzuların satıldığı yere gittik. Çok kuzu vardı. Hepsine baktık. Hangisini alacağımızı şaşırdık. Bir tanesini seçip aldık. Dedemle onu eve getirdik. Kuzuya yemesi için bir şeyler verdim. Kesileceği için çok üzüldüm. Dedemde '' Üzülme oğlum, kuzuların ömrü bu kadardır.'' dedi.

                         Yaşar KOYUNBABA

 

 

          AHMET VE ÖĞRETMENİ

  Ahmet birinci sınıfa giden bir öğrenciydi. Öğretmenini ve arkadaşlarını çok seviyordu. 24 Kasımın öğretmenler günü olduğunu anladı. Annesi ona o gün bahçedeki kasımpatılardan koparıp bir buket yaptı. Ahmet çiçekleri alıp sevinçle öğretmenini gününü kutladı. Okul bitene kadar bu böyle devam etti. Okul bitince öğretmenini hiç unutmadı. Her yıl öğretmenler gününü kutlamaya devam etti. Çünkü öğretmenine çok şey borçluydu. Öğretmeni ona çok şey öğretmişti. En önemlisi okuma ve yazmayı öğretmişti.

BÜTÜN ÖĞRETMENLERİN ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLU OLSUN.

                           Gönenç KARTAL

 

CANIM ÖĞRETMENİM

Ben hayatı öğretmenimle tanıdım.

Bana okumayı, yazmayı öğretti.

Okulu sen sevdirdin,

Canım öğretmenim.

Koşarak geldim okuluma,

Derslerimi sevdirdin,

Arkadaşlarımı sevdirdin.

Geleceğe hazırlıyorsun beni,

Canım öğretmenim.

Bana güzel insan olmayı,

Sabırla, bana bilgileri,

Daha çok şey öğrettin,

Canım öğretmenim.

               Orhan BÜTÜN

 

 

 

ÖĞRETMENLER GÜNÜ

Öğretmen demek eğitim, öğrenim,okul,öğrenci, anne, baba ve arkadaş demektir. İlk okumayı alfabeyi bize öğretmen öğretir. Örneğin okumayı öğretmenim öğretti. Ben bütün arkadaşlarımla öğretmenimin öğretmenler gününü kutladım.

                         Doğukan DEMİR

 

ÖĞRETMENLER GÜNÜ

 Bugün öğretmenler günüydü. Nihal öğretmenini seven bir öğrenciydi. Herkes öğretmene hediye almıştı. Nihal bir gömlek almıştı. Öğretmene hediyelerini verdiler. Öğretmen çok sevindi, teşekkür etti. Ertesi gün, Nihal ve arkadaşları öğretmene süpriz yapmak için masalın altına saklandılar. Öğretmen içeri girince sınıfı bomboş gördü. Tüm çocuklar çıkıp sizi çok seviyoruz öğretmenim dediler. Öğretmen çok sevinip herkese sarıldı.

                        İrem ŞİMŞEK

 

ÖĞRETMENİMİZE ÇİÇEKLER

Bugün öğretmenimizin günü,

Bugün öğretmenler günü.

Öğretmenler mutlu,

Neşeli sevinçli.

 

Öğretmenimize renk renk çiçekler verelim.

Sevgisini kazanalım.

Çalışalım, çalışkan olalım,

Her zaman mutlu kalsın.

             Derin ÖNDER

 

 

           KURBAN BAYRAMI

Kurban bayramında koç kesmeye gittik. Orada koçlar, kuzular ve boğalar vardı. Herkes kurbanını kesmek için sıraya girmişti. Benim dikkatimi bir şey çekti. Hayvanların şah damarlarını kesiyorlardı. Bizim de kurbanımız kesildi. Babam kanı bana sürdü. Sonra etini yedik.

  Aklıma bir şey takıldı. Kurban bayramı nasıl ortaya çıktı? Dedeme sordum.

 -Kurban bayramı nasıl oldu?Dedi ki:

 -Her şey hazreti İbrahim'in duasıyla başladı. Allah'ım benin bir oğlum olsun sana kurban edeyim. Sonra çocuğu olmuş. Allah'a verdiği sözü hatırlamış. Tam kesecekken çocuğu, Allah dur demiş. Al şu koçu kes. Bundan sonra kurban bayramı olmuş.

                           Barış TÜKENMEZ

 

 

ALİ'NİN İNEĞİ

 Bugün kurban bayramıydı. Ali çok üzgündü. Annesi:

 -Ali neden üzgünsün?

-Çünkü kurban bayramında hayvanları kesiyorlar.

Ali salona geçip,

- Baba, kurban bayramında hayvan kesmeyelim.

-Tamam Aliciğim.

Ali sevinerek bahçelerinde bağlı olan ineğe seni kesmeyeceğiz diye anlatmaya başladı. Babasına:                      -Biz bu ineği ne ya  pacağız?            -Bilmiyorum oğlum.

-Baba bu ineği ahırımızda besleyelim mi?

-Aferin oğlum besleyelim.

Artık ineği besliyorlardı. İneğin  üç yavrusu oldu. Hepsi mutlu bir şekilde yaşamışlar.

                                        İrem ŞİMŞEK

 

 

ÇİKOLATA VE KÖPEKLER

Eskiden bir ormanda yaşayan çikolata varmış. Bir gün ormanda kaybolmuş. Evinin yolunu bulamuyormuş. Neyse ben şu tarafa doğru yürüyeyim demiş. Önüne aniden köpekler çıkmış. Köpeklerden bir tanesi çikolatayı çok seviyormuş. Bir taneside hiç sevmiyormuş. Çikolata ''Ben evimin yolunu kaybettim bana yardım eder misiniz?'' demiş. ''Beni yemezsiniz değil mi?'' Çikolata seven köpek,''Hayır yemeyiz.''demiş. Çikolata sevmeyen köpek ise'' yiyeceğiz'' demiş. Çikolata çok korkmuş.

                                     Salih KALAYCIOĞLU

         

 

 KURBAN BAYRAMI

Her kurban bayramında kurban kesilir. Koyun, kuzu,keçi, inek ve dana gibi şeyler keserler. Biz bu yıl inek keseceğiz. Geçen sene kuzu kestik. Bu sene kuzu kesmeyeceğiz çünkü onun eti az. Ineğin ise eti çok. Herkes inek kesmek zorunda değil. Istediklerini keserler. Yinede herkes kurban kesmiş olur. Kesmeyenlere ve fakir olanlara dağıtırlar. Çünkü onlarında hayvan eti yeme hakkı var. O yüzden dağıtırlar. Yani kurban bayramında kurban keserler.

              Ayşe S. KANTARÇEKEN

 

 

ON KASIM

Bugün on kasımdı,

Bayraklar, çiçekler ,

Havalarda uçuşuyordu.

Atamız yerinde rahat yatıyordu.

 

O kurdu okulları,

O kurdu hastaneleri,

O kurdu fabrikaları,

Büyüksün sen atam.

           Evren ŞAHİN

 

            10 KASIM

On Kasımda bazı insanlar Anıtkabir'e giderler. Saat dokuzu beş gece sirenler öter. Saygı duruşu yapılır. Ardından İstiklal Marşı söylenir. Işçiler ve kadınlar İstiklal Marşı söylerler. Atatürk'ün yaptığı yeniliklerin, devrimlerin değerini bilmemiz lazım. Herkes Atatürk'ün yolundan gitseler dünyanın çevresi barıi dolar. Herkes korkusuz bir dünyada yaşar.

                                       Doğukan DEMİR

     

 

10 KASIM

On Kasım'da odur ölen.

Ulusumuzu , milletimizi,

Yurdumuzu odur kurtaran,

Odur cumhuriyeti kuran.

Çocuklara 23 Nisan bayramını,

Odur armağan eden.

Odur bütün dünyayı ağlatan,

Odur 10 Ksaım'da ölen.

                        Ali AKGÜL

 

ATATÜRK'ÜM

Sen benim canım, kanımsın Atatürk'üm.

Sen Türkiye'yi kurtaran Atatürk'üm.

Seni her millet tanır Atatürk'üm.

Sen Türkiye'yi seven Atatürk'üm.

Sen çok değerlisin Atatürk'üm.

Sen Türkiye'yi kuran Atatürk'üm.

Sen benim kalbimde yaşıyorsun Atatürk'üm.

Ben seni çok seviyorum Atatürk'üm.

               Murat KAYNAR

 

SONBAHAR

Artık sonbahar geldi,

Yapraklar döküldü.

Çiçekler soldu,

Her taraf yaprak doldu.

             Melisa BOZUK

 

SONBAHARIN SIRRI

Sonbahar gelince,

Dökülür bütün yapraklar.

Kışın soğuk olsa bile,

Hep böyle olmayacak.

 

Sonbaharın özelliği,

Hem sıcak hem soğuk olur.

İstersen bot giy,

istersen çizme.

Duru M. ARAPOĞLU

 

KURBAN BAYRAMI NASIL OLDU      

Bir gün peygamber efendimiz şöyle demiş.'' En sevdiğimi kurban edeceğim.'' sonra peygamber efendimizin bir oğlu oldu. Adını İsmail koydu. Allahımızla karşılaşmışlar. Allah şöyle demiş.'' Senin en sevdiğn kim'' Peygamber efendimiz '' Tabiki oğlum İsmail''demiş. '' O zaman İsmaili kurban et'' demiş Allah. '' Tamam '' demiş peygamberimiz.. İsmail'in gözlerini kapatmış. Sonra bıcağı vurmuş. Ne yazık ki bıçak taşa denk gelmiş. Gökyüzünden bir tana koç gelmiş. Koç demiş ki:'' beni kes.'' O günden sonra hep koç kesilmiş.

                                  Merve Nur KINIK

 

ÇİKOLATA VE MUTLULUK

Çikolata herkesin tanıdığı bir yiyecektir. Ama bazı insanlar çikolatayı kimin bulduğunu bilmiyor. Ben de bilmiyordum ama öğrendim. Çikolatanın ana maddesi olan kakao ilk olarak Olmecler tarafından kullanılmıştır. Ancak Mayalar tanrıların yiyeceği diye ad vermişlerdir.

  Hepimiz çikolatanın mutluluk verdiğini biliriz. Ama çikolata mutluluk verir diye çikolatanın başına oturmayın. Yinede her gün bir parça çikolata yiyin. Bir parça bile size koskocaman bir mutluluk vermeye yeter.Hoşcakalın arkadaşlar.

                               Irmak E. ÖROĞLU

 

 

ÇİKOLATA

Çikolata hem sağlıklı hem sağlıksızdır. Sağlıklı yanı bazılarının içinde süt oluyor. Sağlıksız yanı dişleri çürütüyor. Çikolata dünyada en sevilen yiyecektir. Ama dişlerimizi çürütüyor. Canımız çok çikolata çekerse bir tana yiyebiliriz. Her gün değil, haftada bir veya iki defa yiyebiliriz. O zaman dişlerimiz çürümez ve sağlıklı olur.

                         Ayşe S. KANTARÇEKEN

 

 

ÇİKOLATANIN YAPTIKLARI

Bir gün Ali buzdolabını açtı. Dolapta bir kutu çikolata vardı. Ali çikolata kutusunu alıp yedi. Bir saat sonra Ali'nin karnı ağrımaya başladı. Hemen annesine seslendi.

-Anne anne karnım ağrıyor.

Annesi yanına geldi. Ali'nin yüzünde kırmızı benekler vardı.

-Ali ne yedin sen?

-Çikolatanın hepsini yedim anne.

-Oğlum o kadar çikolata yenir mi? Hadi Ali kalk doktora gidiyoruz.

Ali kaşınmaya başlamıştı. Doktor Ali'ye krem ve ilaç verdi. Ali o günden sonra çikolata yemedi.

                                         Ali AKGÜL

 

YEŞİL KUŞ

 Bir varmış, bir,yokmuş. Eski zaman içinde pireler berber iken, cinler cirit oynarken eski hamam içinde. Ben annemin beşiğinde tıngır mıngır sallanırken, ülkenin birinde çok zengin bir adam varmış. Çok iyi  birisiymiş. Hayvanları beslermiş ama onları hapsetmez ve bağlamazmış. Yoksul olan herkese yardım edermiş. Günlerden bir gün zengin adam ormana gezmeye gitmiş. Bütün hayvanlar arkasından yürüyormuş. Zengin adam yerde yaralı bir yeşil kuş görmüş. Cik  cik diye bağırıyormuş. Zengin adam kuşu almış ve evine götürmüş. Yeşil kuşun yarasını sarmış, karnını doyurmuş. Bu kuş konuşabiliyormuş. ''Teşekkür ederim.'' demiş. Zengin adam çok şaşırmış. ''Sen konuşuyorsun'' demiş. Yeşil kuş demiş ki:

-- Evet sen beni duyabiliyorsun.

Yeşil kuş adamın omuzuna konmuş. Ömür boyu zengin adamla birlikte yaşamışlar

.                                     Orhan BÜTÜN                                                                                                       

 

 ALİ VE ABİSİ

  Evvel zaman içinde kalbur zaman içinde küçük bir kasabada yaşayan iki kardeş varmış. Ali ve abisi birbirlerini çok severmiş. Çokta iyi anlaşırlarmış. Pazartesi günü top oynarlarken bir araba gelmiş. Tam Ali'ye çarpacakken abisi atlayıp Ali'yi kurtarmış ama kendisi arabanın altında kalmış. Abisini hemen hastaneye götürmüşler. Neyse ki önemli bir şeyi yokmuş. Küçük çizikler  varmış. İki gün sonra hastaneden çıkmış. Ali hemen abisinin boynuna sarılmış. Onu öpmüş. Abisi de Ali'yi öpmüş. Abisi çok sevindiği için Ali'yi kucaklayıp havada döndürmüş. Birlikte eve gitmişler.

                               Ceyhun KISAOĞLU

 

 

 

 

KAVGACI OSMAN

Bir varmış bir yokmuş. Osman adında bir çocuk varmış. Osman kavga etmeyi çok severmiş. Şiddetli, kavgalı filmleri çok izlermiş. Annesi Osman'a çok kızarmış. Osman annesinin sözünü hiç dinlemezmiş. Bir gün Osman'a annesi çok kızmış. Osman da annesini dövmüş. Annesi orada ölecekmiş. Osman '' ben sana ne yaptım, film izlemek istiyorum.'' demiş. Annesi bir anda ölmüş. Osman cenaze törenine bile gitmemiş. Çünkü annesini hiç sevmezmiş. Bir gün Ali adında bir çocuk Osman'a meydan okumuş. Osman kazanmış. İkisi çok yumruk yemiş. Osman çok hasta olmuş. Annesi olmadığı için hiç bir şey yapamamış. Parası da yokmuş. Kendi kendine '' Bir daha kavga etmeyeceğim.'' demiş.   

                        Burak Can YILMAZ

    

ÇİKOLATA MARKETÇİ

 Bir gün Ali okula giderken annesinden para istemiş. Ali sonra okula gitmiş. Okulun yanındaki markete girmiş. Ali oradan iki liralık çikolata almış. Mehmet'te Ali'den görüp almış. Sonra Mehmet ve Ali sınfa girmiş. Öğretmen Mehmet'in çikolatasını görmüş. Mehmet çok üzülmüş. Ali hemen çantasına koymuş çikolatayı. Çikolata orda erimiş. Bugün Ayşe büyük bir paket çikolata getirdi okula. Herkese dağıttı.

                   Hüseyin Can YUMŞAK

      

 

           KARA, BEYAZ VE SÜTLÜ ÇİKOLATA

 Uzak diyarların  birinde, kara çikolata varmış. Kara  çikolata çok zenginmiş. Beyaz çikolata  ise insanlara yardım etmeyi çok severmiş. Bir gün Kara çikolata Beyaz çikolata ile karşılaşmış. Ikisi çok iyi arkadaş olmuşlar. Birlikte gülmüşler, birlikte ağlamışlar. Günün birinde Sütlü çikolata gelmiş ve onların arkadaşlıklarını bozmaya çalışmış. Kara ve Beyaz çikolata arkadaşlıklarının bozulmasına izin vermemişler. Sütlü çikolatayıda yanlarına almışlar. Üç çikolata birlikte yaşamışlar. Kendilerine bir ev tutmuşlar. Mutlu bir şekilde yaşamışlar. Her gün düzenli spor yapıp, dans etmişler. Çok mutlu olmuşlar.

                                    YağmurZ. ÇANKAYA

 

ALİ VE ABİSİ

  Evvel zaman içinde kalbur zaman içinde küçük bir kasabada yaşayan iki kardeş varmış. Ali ve abisi birbirlerini çok severmiş. Çokta iyi anlaşırlarmış. Pazartesi günü top oynarlarken bir araba gelmiş. Tam Ali'ye çarpacakken abisi atlayıp Ali'yi kurtarmış ama kendisi arabanın altında kalmış. Abisini hemen hastaneye götürmüşler. Neyse ki önemli bir şeyi yokmuş. Küçük çizikler  varmış. İki gün sonra hastaneden çıkmış. Ali hemen abisinin boynuna sarılmış. Onu öpmüş. Abisi de Ali'yi öpmüş. Abisi çok sevindiği için Ali'yi kucaklayıp havada döndürmüş. Birlikte eve gitmişler.

                                                  Ceyhun KISAOĞLU

 

KAVGACI OSMAN

Bir varmış bir yokmuş. Osman adında bir çocuk varmış. Osman kavga etmeyi çok severmiş. Şiddetli, kavgalı filmleri çok izlermiş. Annesi Osman'a çok kızarmış. Osman annesinin sözünü hiç dinlemezmiş. Bir gün Osman'a annesi çok kızmış. Osman da annesini dövmüş. Annesi orada ölecekmiş. Osman '' ben sana ne yaptım, film izlemek istiyorum.'' demiş. Annesi bir anda ölmüş. Osman cenaze törenine bile gitmemiş. Çünkü annesini hiç sevmezmiş. Bir gün Ali adında bir çocuk Osman'a meydan okumuş. Osman kazanmış. İkisi çok yumruk yemiş. Osman çok hasta olmuş. Annesi olmadığı için hiç bir şey yapamamış. Parası da yokmuş. Kendi kendine '' Bir daha kavga etmeyeceğim.'' demiş.

     Burak Can YILMAZ

 

ÇİKOLATA MARKETÇİ

 Bir gün Ali okula giderken annesinden para istemiş. Ali sonra okula gitmiş. Okulun yanındaki markete girmiş. Ali oradan iki liralık çikolata almış. Mehmet'te Ali'den görüp almış. Sonra Mehmet ve Ali sınfa girmiş. Öğretmen Mehmet'in çikolatasını görmüş. Mehmet çok üzülmüş. Ali hemen çantasına koymuş çikolatayı. Çikolata orda erimiş. Bugün Ayşe büyük bir paket çikolata getirdi okula. Herkese dağıttı.

                                             Hüseyin Can YUMŞAK

 

 

KARA, BEYAZ VE SÜTLÜ ÇİKOLATA

 Uzak diyarların  birinde, kara çikolata varmış. Kara  çikolata çok zenginmiş. Beyaz çikolata  ise insanlara yardım etmeyi çok severmiş. Bir gün Kara çikolata Beyaz çikolata ile karşılaşmış. Ikisi çok iyi arkadaş olmuşlar. Birlikte gülmüşler, birlikte ağlamışlar. Günün birinde Sütlü çikolata gelmiş ve onların arkadaşlıklarını bozmaya çalışmış. Kara ve Beyaz çikolata arkadaşlıklarının bozulmasına izin vermemişler. Sütlü çikolatayıda yanlarına almışlar. Üç çikolata birlikte yaşamışlar. Kendilerine bir ev tutmuşlar. Mutlu bir şekilde yaşamışlar. Her gün düzenli spor yapıp, dans etmişler. Çok mutlu olmuşlar.

                                YağmurZ. ÇANKAYA

 

ÇİKOLATA ÜRETİMİ

  Çikolatayı ilk olarak Mayalar bulmuştur. Içine  biber. Ot ve benzeri şeyler koyarlarmış. Ispanyollar Mayalara saldırmıştır. Çikolatayı ellerinden çalıp kendi ülkelerine götürmüştür. Ama çikolata şimdiki gibi değilmiş. Mayalar kakao çekirdeklerini ezip suyunu  suyunu içmiştir. Ispanyollar suyun tadı acı olduğu için içine şeker koymuşlardır. Bir süre sonra şimdi olduğu gibi katı çikolata bulunmuş.

    Çikolata kakaodan oluşur. Çikolata yaparken,önce kakaonun çekirdekleri ayıklanır, kurutulur, kavrulur, mayalanır ve çekirdekler ezilir. Bundan üç madde çıkar. Acı su, kakao yağı ve kakao tuzu. Bitter çikolata acı su, şeker ve kakao yağından yapılır. Sütlü çikolata ise kakao yağı, acı su, süt ve şekerden yapılır. Kakao böyle bir şey olarak satılmaya ve çok sevilmeye başlar.

                                                         Derin ÖNDER

 

MODERN DANS

Okulumuzda kurslar başlamıştı. Ben modern danssa gitmeyi düşünüyordum. Ama annem izin vermiyordu. Gece olmuş herkes yatmıştı. Babam annemi ikna etmiş. Sabah kahvaltıda annem modern dansa gidebileceğimi söyledi. Kahvaltımı yaptım ve okuluma gidip öğretmenimle konuştum. Modern dans kursuna gitmek istediğimi söyledim. Sonra babam motordan düşmüş. Hemen onun yanına gittik. Babam çok kötüydü. Babamı ameliyattan çıkana kadar bekledik. Babamı bir kaç gün hastanede tuttular. Hem ben dansa gittim hemde babam iyileşti.

                                   Elif Su GUZGUN

 

 

ALİ'NİN BABASI KAZA YAPTI

Ali'nin babası, Ali'yi okula bırakıp eve dönüyordu. Aniden önüne araba çıkmıştı. Ali'nin arabası çok kötü olmuştu ve babasıda. Bu olayı görenler ambulansı aradı. Ali'nin annesinede haber verildi.

    Okul çıkışı Ali'yi kimse almadı. Ali eve gidiş yolunu biliyordu. Eve gittiğinde yine kimse yoktu. Ali bu sefer arkadaşı Osmanlar'a gitti. Orada annesini aradı. Annesi:

-Ali baban kaza yaptı.

-Ne!

Deyip kaldı. Hemen hastaneye gitti. Babası ameliyattan çıktı ve gözlerini açtı. Ali hemen babasını yanına gidip''Baba bir daha hızlı araba sürme.'' dedi.

                            Haktan YALÇIN

       

                                DRAMA

 Pazartesi ve çarşamba günleri öğretmenimiz bize drama dersi veriyor. Ben dramayı çok seviyorum. Bazen çeşitli oyunlar oynuyoruz. Bazen canlandırma yapıyoruz. Ben canlandırmada çok iyiyim. Öğretmenimiz bize bir kelime söylüyor, biz o kelimeyle ilgili canlandırma planı yapıyoruz ve canlandırıyoruz. Ben büyüyünce tiyatrocu olmak istiyorum.

                                               Ali AKGÜL                             

 

DRAMA VE EĞLENCE

Bizim öğretmenimiz okulda sınıfımıza drama kursu veriyor. Bizim sınıfta erkekler daha çok katılıyor. Ama kızlar bazı oyunlarda daha iyi oluyor. Dramada önce herkes minderleri yere serer. Öğretmenimiz günün konularını belirler. O konuyla ilgili canlandırma yapıyoruz, oyun oynayıp sohbet ediyoruz.

   Dramaya öz güvenimizi geliştirmek ve eğlenmek için  geliyoruz.. Hatta dört sandalyeye on beş kişi oturabiliyoruz. Herkes dörderli gruplar oluşturuyor, konularımızla ilgili canlandırmalar yapıyoruz. Yani o kadar eğleniyoruz ki, bitmesini istemiyoruz.

                                            Derin ÖNDER

 

DRAMA

Ben dramayı çok seviyorum. Çünkü hem çok eğlenceli hemde hayal gücümüzü geliştiriyoruz. Bence herkes dramayı sevmeli. Biz dramada canlandırma, katil kim, minderde canlandırma ve oyunlar oynuyoruz. Ben dramaya gittiğimde çok ama çok eğleniyorum.

                                     Haktan YALÇIN

 

ANNELER GÜNÜ

Bugün anneler günüydü. Sabah erkenden kalktım. Mutfağa gittim. Kahvaltı hazırladım. Odaya girdim. Annem uyuyordu. Tepsiyi kucağına koydum. Annem uyandı ve çok sevindi. Bana çok teşekkür etti. Ona yazdığım şiiri cebimden çıkarıp okudum. Annem daha çok sevindi. En güzel anneler günü bu oldu.

                                Rabia YAKAR

 

DANSIN FAYDALARI

 Ben dansı çok severim. Dansın çeşitli türleri vardır. Mesela tango, salsa, bale, foklor, rep dansı gibi. Dans bir çeşit spordur. Hem sağlığımız için iyidir. Dans yaparken stresimizi de atabiliriz.. Boşu boşuna spor merkezlerine gitmeye gerek kalmaz. Dansda bir spor dalıdır. Zayıflamak isteyenler bir an önce dans etmeye başlasınlar. Ben zayıflamak için dans etmiyorum. Dans etmeyi sevdiğim için dans ediyorum.     

                            Yağmur Z. ÇANKAYA

 

       

DANS

 Dans yapmak güzel bir şeydir. Dans yapmak için dansın nasıl yapıldığını öğrenmen lazım. Dansı öğrendikten sonra, dansa güzel bir şarkı bulman lazım. Buldun mu şarkıyı, açıp dans etmen lazım. Güzel yaparsan bir dansçı olabilirsin.

                                      İrem GÖZÜM

                                                                          

     

 

 
Okunma Sayısı : 1967 | Yorum Yaz

|

Tavsiye Et

|

Facebook'ta Paylaş
 
.
gamze  -  08.12.2010    00:23:56
.
ada nın balıkları
bir enteresan hikaye de benim kızdan ; bu sabah annem akşam sana ne pişireyim diye sordum , ben bunlalı yicem dedi ( akvaryumdaki balıkları gösteriyordu ) şaşırarak akşam eve giderken balık aldım kendisi iki buçuk yaşındadır.
.
.
CUMALİ  -  04.12.2010    16:59:06
.
BENİM YERİME GÖZLERİNDEN ÖP...
hıdır bence çocuklar seni çoktan sollamış; siyasi olarak sollama değil tabi :))))
.