Mahpus yata yata biter
Aldırma Ayhan’ım aldırma…
BİR NOT; BİR ÖZÜR !!!
Özellikle son cümlelerimden dolayı Onat’ım ( Ayhan’ın oğlu ) aradı. Babasının hiç de yalınız ve kimsesiz olmadığını, kendisinin artık büyüdüğünü, on sekiz yaşında ve babasının kutsal yolundan olduğundan söz etti.
Kendisi ve ailesi adına son cümlelerimden dolayı dost siteminde bulundu
Elbette benim taşım ya da sitemim aileden yana değildi
Bu ve buna benzer birçok konuda ilgisiz ve duyarsız kalan siyasi arkadaşlara, dostlara, yoldaşlaraydı…
Yanlış anlaşıldığımdan dolayı Onat’ımdan ve Karahan ailesinden özür diliyorum…
Hıdır ÇAM
***
Sözlerim mahpus duvarlarını aşabilir mi?
Sana ulaşabilir mi?
Bilmiyorum ama
şahsım adına senden özür diliyorum Ayhan’ım…
Ayhan Karahan, diğer namı ile Komünist Ayhan.
Yıllardır emniyetin baş belası, Bodrum’un renkli siması
Çocuk kadar saf, mizah yönü ağır basan siyasi bir kişilik
Yaşanmış onlarca siyasi öyküsü hala dilden dile söylenir durur.
Bugüne kadar sol yelpazenin her kulvarında at koştururdu
Kimisine göre TKP’li, kimisine göre Kürtçü, kimisine göre provokatör, kimisine göre CHP’li, kimisine göre CHP/C li…
Bazen çevre hareketinde, bazen İnsan Hakları mücadelesinde, bazen bir protestoda…
Bir bakarsın Milas’ta Erdoğan’ın baş belası, bir bakarsın 1 Mayıs'ta Taksim'de en önde, bir bakarsın ABD subaylarına karşı Bodrum’da kıyı savunmasında.
Gün olur kaçak otellerle uğraşır, gün olur İztuzu'ndaki tosbağalar için çalışır, gün olur ayakları Roboski’ye ulaşır;
Kimi gün de içip içip tenhalarda kaçamak sevgilileriyle buluşur
Yani beğenir ya da beğenmezsiniz ama tam Bodrum’a göre, kendine özgü renkli bir sima
Bu kadar renkli bir kişilik olunca bir o kadar da seveni ve de sevmeyeni oldu tabi.
İnsanlar, Ayhan’ı eleştirdi, yerdi ama ne acı ki kimse Ayhan’ı Ayhan olarak tanımadı, göremedi, sevemedi.
Herkes kendi kalıbı, kendi değer yargıları ve kendi çemberi içinde görmek istedi.
İnadına sanki bizim deli Ayhan da hiçbir kalıba sığmadı
Sağdan ya da devlet görevlilerinden eleştiri almasına bir diyeceğim yok
Ama ne acı ki en büyük eleştiriyi bizim sol cepheden aldı
Eleştirilerin ana teması da “ Yine mi Ayhan?!” oldu
Bu da bizim yeni hastalığımız; Bir haksızlık karşısında kimse bir şey yapmaz, kimse meydanlara çıkmaz, kimse ses çıkarmaz doğru ya da yanlış bir kişi çıktığında da “ Yine mi o ?” diye eleştirir olduk
Haa bunları niye mi yazıyorum
Ayhan, solcunun yanında oldu, devrimcinin yanında oldu, Kürdün yanında oldu, çevrecinin yanında oldu, termikteki, şantiyelerdeki işçilerin yanında oldu, sürgüne uğrayan öğretmenin yanında oldu, CHP’linin yanında oldu hatta Kocadon’un sol kolu bile oldu
Oldu oldu da Ayhan’a ne oldu?
Ayhan, üç aydır hapiste
Bir on üç ay daha yatacak
Yanında ne kimsesi var, ne parası, ne de sigarası…
Dün ben yaşadım bu yalınızlığı, bu naçarlığı, bu çaresizliği bugün Ayhan, yarın bir başkası...
Solculuk, devrimcilik, yoldaşlık böyle bir şey mi yoksa ? !
|