.
 

Son 10 Yorum
 
 

Ziyaretçi İstatikleri
Bugün : 36
Toplam : 690680
 
 
KATİL DEVLET !!!  -  15.11.2013
.
.

Mahkeme kararını verdi

Meğer katil, Devletmiş…!!!

 

 

HEM YALANCI, HEM KATİL …!

22 Mart 1994 de resmi kaynaklara göre Şırnak’ta Cudi Dağı eteklerinde bulunan Kuşkonar ve Koçağılı Köyleri  PKK tarafından basıldı 38 köylü hunharca öldürüldü.

Dönemin İçişleri Bakanı Nahit MENTEŞE,  Bu iki köyün PKK ya yardım yapmadıkları için yaklaşık 100 PKK’lı tarafından basıldığını ve katliam yapıldığını söyledi

Olayı tüm basın, resmi açıklamalara bağlı kalarak “ PKK, köy bastı 38 ölü ” diye manşetten verdi.

PKK ya karşı toplumdaki var olan öfkeye güçlü bir kan daha pompalandı.

 

Canını kurtarıp Şırnak merkeze kaçan köylüler ise, köylerinin iki savaş uçağı ve bir askeri helikopter tarafından bombalandığını belirttiler.

Ama şimdiki gibi korku hakim, gözler, kör; kulaklar sağırdı; Seslerini kimseye duyuramadılar

Dönemin Başbakanı Çiler, dalga geçercesine yabancı bir gazetecinin sorusuna karşılık “ O zaman katliamı PKK nın helikopterleri yapmıştır ” diye resmi açıklamada bulundu.

Olayı yerinde ve köylülere dayanarak haber yapan Özgür Gündem gazetesi toplatıldı ve de kapatıldı; Muhabiri ve Yazı İşleri Müdürü içeri atılıp “ Devletin itibarını düşürmekten ” çok ağır para cezasına çaptırıldı.

 

Olay, yıllar sonra AİHM ne taşınır

Mahkeme tarafları dinler

Genel Kurmay mahkemeye “ Söz konusu tarihte o bölgede herhangi bir uçuşumuz yok” diye resmi rapor gönderir

Aynı yazıya olayın önemini bilmeyen Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü,  “ O gün  Kuşkonar ve Koçağılı köylerinin bulunduğu noktada (10 NM-18.55 KM) Hava Kuvvetleri Komutanlığı tarafından iki uçuş icra edildiği tespit edilmiştir ” cevabını verir.

Geçen hafta dava sonuçlanır ve Devlet, iki köyü bombalayıp 38 köylüyü öldürmekten 2 milyon 305 bin avro ödemeye mahkûm edilir…

 

Olayın ardından yaklaşık yirmi yıl geçmiş

Şimdi sormak lazım

Bu katiller kimlerdi? Şimdi neredeler? Yirmi yıldır bizim devlet niye olayı örtbas etti? Niye bu katilleri korudu? Niye bizim basın bize yalan söyledi, gerçekleri yazmadı? Aydın geçinenler niye sustu?

İşte karşılığı olmayan bu “Niye”lerden dolayı bu topraklarda bir Kürtle bir Türk aynı dili kullanamıyor…

İşte bundan dolayı bir terör örgütü (!) üç milyona yakın oy alıp, yüzün üzerinde belediyeyi kazanıyor…

İşte bundan dolayı bu ülkede üç bine yakın köy yakıldı; On üç bin insan faili meçhule gitti…

İşte bunlara hesap sorulamadığı için resmi makamlar, resmi belgeler hala halka yalan söyleyip, hala yalan yazıyor….

İşte bundan dolayı bunu bilen, bunu söyleyen, bunu yazan, buna karşı çıkan namuslu her insan resmi kayıtlara göre PKK lı oldu ve de oluyor…!!!

 

 

 
 
Okunma Sayısı : 1250 | Yorum Yaz

|

 Tavsiye Et

|

 Facebook'ta Paylaş
 
.
devrim  -  16.11.2013    12:08:25
.
devlet
hıdır abi arkadaşları tanımıyorum ama senide zorda bırakmak istemiyorum. sadece dediğin gibi o dönemde bunu haber yapan gazete " devletin itibarını düşürmekten" hüküm giydiyse demekki suçlu devlet. uçak devletin, pilot devletin, bomba devletin, emri verenler devlet görevlileri devlet suçlu diyincede. haklısın hıdır abi bundan dolayı seni dün de seviyorduk, bugünde. keşke aydınlarımız gazetecilerimizde senin gibi yazabilseydi. ama senin değinmediğin bir konu var bugünde basın aynı yalakalığı akp ye yapıyor. uludere olayını iki gün sonra, taksim gezi yi bir gün sonra mecburiyetten verebildiler. ne devlete, ne basına, güvenelim umut halkta. devlette değil
.
.
kardeşin  -  16.11.2013    11:39:21
.
kardeşce
hıdır kardeş çok güzel yazıyorsunda keşke bu yazılar o zaman yazılsaydı. bölgede görev yaptığım halde ben bile çok şeyi emekli olduktan sonra öğrendim. demekki demokrasi, özgürlük ve özellikle basın özgürlüğü kürttten çok türke de lazımmış. ayriştiğimiz bir konuda bugün bunları yazabiliyorsan bu ortamı yaşatanlarında biraz olsun katkısı var gibi. yiğidi öldür ama hakkını ver.keşke bunlar yokkende bunlar yazılabilseydi. bir de unutmaki o köyü bombalayanların hiç biri o suçtan yargılanmadılar, içeride olan komutanlar o suçtan dolayı içeride değiller. senin oralarda bir belediye başkanı bile görevdeyken köylüleri kurşuna dizmekten ve bir astsubayı diri diri yakmaktan yargınlanırken akp ye kayıt yaptırdığını duydum. pislikler temizlenecekse ta baştan alınmalı, kimse hükümetin şemşiyesine sığınarak korunmaya çalışılmasın. o verdiğin faili meçhüller döneminde ben de bölgedeydim. katillein çoğuda kürttü. ama devlet görevlileri onların üzerine fazla gitmedi. senin düşünceni o zamanda biliyordum. sen erken öttün hıdır kardeş. 12 eylülde olduğu gibi. keşke herkes doğru bildiği yolda dimdik yürüyebilseydi. o dönemi suçlarken kişileri suçlama derim. daha yüksek makamlar bu kararları aldılar, o kişiler uyguladılar. daha da acısı o dönem görev yapanların bir kısmı hala devletin ve hükümetin en kritik görevlerinde. bu bir sistem sorunu kişi isimlerini yazmakla, kişilerle uğraşmaktansa dönemi ve senin dediğin gibi devlet politikasını yargılamak masaya yatırmak lazım derim. çok şeymi dedim. sustum. çok yakından tanıyorsun ama adım şimdilik gizli kalsın. selamlar kardeş
.
.
Tolon Teker  -  16.11.2013    11:29:22
.
Devlet mi? Hükümet mi?
Sevgili Hidir, "devlet" yerine "hükümet" desen, altina ben de imzami atarim Senin de yazdigin gibi, bu akil almaz örtbasi ortaya cikaran da devletin bir kurumu degil mi?
.
.
hıdır  -  16.11.2013    00:18:20
.
akıl mı kaldı?
bu konuya değil de buna benzer bir çok konuya değinmiştim. öyle boktan bir dönemdi ki inan ben bile tam hatırlamıyorum. zaten sonunda istanbul un göbeğinde gazeteyi de bombalamışlardı
.
.
rıza gül  -  15.11.2013    23:47:52
.
yirmi yıl önce ?
o zamanlar senin gündem deki bir köşe yazında bu konuyamı değinmiştin? yanlışmı hatırlıyorum
.