" Oyyy ellerin kırıla Evren
Nasıl kıydın körpe yavruma..."
Berfo Ana, yüz beş yaşına girdi
Berfo Ana, ölüm döşeğinde...
Berfo Ana, otuz yıldır oğlunu arıyor
Berfo Ana'nın oğlunu otuz yıl önce Devlet evinden aldı
Ve otuz yıldır devlette çıt yok !!!
Berfo Ana, Evren'den hesap sormak için
Hasta ve tekerlekli sandalyesiyle
Kars'tan Ankara'ya geldi
Sözde hesap soracaklar,
katilleri yataklarından bile kaldıramadılar
Berfo Ana'yla yüzleştirmediler
Berfo Ana, kendi deyimiyle
"Yüzlerine tüküremedi..."
Ama Berfo Ana'nın bilmediği bir şey daha vardı
Bu katiller, hala devlet protokolünde
ve
Devlet korumasında...!
Berfo Ana, yüz beş yaşında
Berfo Ana, ölüm döşeğinde
Berfo Ana'nın son dileği
" Oğlumun kemikleri bulunmadan beni de gömmeyin
Oğlumun kemiklerini bulun,
Oğlumun kemiklerini, yüreğimin üzerine koyun
birlikte gömün..."
diyor
Kim duyacak Berfo Ana'nın bu acı feryadını ?
Kim hissedecek ana yüreğinde ki bu otuz yıllık acıyı...? !
Ama ben derim ki
Kaybolan her çocuk senin canındı
senin oğlundu Berfo Ana
Ülkemin her karışında yoldaş kemikleri çıkıyor
Kabul eyle Berfo Ana
Onlar da senin oğlundu
Sen, onların da Berfo Anasıydın
Kabul eyle Berfo Ana
Bir yoldaş kemiği konsun yaralı yüreğinin üzerine
Kabul eyle Berfo Ana
Sen, karanlıklarda ışıldayan bir ışıktın,
bir nurdun
Oğlun Cemil say
Kabul eyle bir yoldaş kemiğini
ve
Nur içinde uyu Berfo Ana...
|