Ölüme an mesafesi; Bizim sayemizde…!!!
SİZDEN GELENLER den ( Zahide ÜZÜMÇEKER’den )
Uyandım
Erken yükselen güneşin sakınmadan ısısını yaydığı alışıldık bir sabahtı.
İşe gitmek için yola çıktığımda semt pazarı çoktan kurulmuştu.
Günler boyu yiyeceğim taze meyveler elimde ağır adımlarla yürüyordum.
Pazara gelen araçların park ettiği dar sokakta iki küçük kedi yavrusu yolda biriken suyu içmeye çalışıyordu.
Onları yoldan uzaklaştırmak için su kabı olmalıydı, bu kısa sokakta nasıl bulurum diye düşünmeme zaman kalmadı.
Üç adım ötemde boş kaplar, bir ev ilerimde sokak çeşmesi ve aramızda ilerleyen küçük kamyonet…
İlk klakson sesiyle bahçe duvarına sığındı bir yavru, ikinci sesle olduğum yerde hareketsiz kalmıştım, kamyonet durdu.
Açılan kapıdan sürücünün indiğini gördüm. İkinci kedi yavrusunu alıp bahçeye taşıdı.
Kendiliğinden gelen mutluluğun gözlerimden taştığı bir sabahtı.
Aldırmayarak işime geç kalacağıma yerdeki yoğurt kabını alıp çeşmeye yürüdüm.
Suyu küçük kediciklerin güven içinde içebilecekleri yere bıraktım.
Farklı ülkeden, farklı ırktan, farklı dinden ya da mezhepten, farklı düşünceden olduğu için birbirini yok etmeye çalışan,en kutsal hak olan yaşam hakkını tanımayan hayvanlığımızdan utandım
Zahide |